28 Ocak 2011
Reklamlar
26 Ocak 2011
Diziler ve Programlar
13 Ocak 2011
yazının sonu!
uzun zamandır düşündüğüm yada yazını okuduktan sonra sanki ben de bunu düşünmüştüm gibi hissettiğim şeyleri düşüncenin sınırlarından çıkarmışsın mutlu oldum :)beynimin içindeki varlığı pek de anlamlı olmasa gerek! düşünüyorum öyleyse varım ! peh !! o ne öyle? düşünüyorsun iyi hoş güzel de ee! başka?hani eylem?düşün düşün ne yani?
insan olmak nedir sahi?var olmak ne?düşünebilmek bizi hayvan neslinden ayırır insan oluruz ! ay ne güzel! allah aşkına bi gidin işinize! kusura bakmayın ama salt bir düşünebilmenin pek bir işe yaramayacağını düşünmekteyim kim ne derse desin !o yüzden düşünce ve eylem diyorum !madem ki insansın insan ol azcık!müdahale edemediğin tepki veremediğin üretemediğin sürece düşünsen ne olur düşünmesen ne olur !somutta birşeyler değişmiyorsa benim için sen düşünen bir hayvansın arkadaş!işte ben de bir düşünen hayvanım :)
yani bir kaç aydır böyleyim. sürekli kafamda birşeyler ama ortada hiç birşey yok yahu!ve de gereksiz şeyler kafamdakiler. geçmiş, geçmiş, geçmiş...belki de özlem ..neyse!
ben o 'iyi' lerdenmişim gelipartt ! kendi iyi oluşumu başkalarının mutluluğu için verdiğim mücadele ile bulmuşum. kendi mutluluklarım diye de kandırılmışım bizzat öz be öz kendim tarafından!o yüzden kişiler hayatımdan çıkıp da yalnız kaldığımda bir türlü ' iyi ' olamadım! kötü biri oluverdim bir anda ! hem o kişiler hem de ben kötü ilan ettim kendimi! (daha önce söylemiştim yapamayacağım herşeyi yaptım diye ondan )
iyi miyim kötü müyüm?kendim için neler yapmıştım?
kendimi hiç keşfetmedim! dedim ya hep birileri gibi olmak vardı..
kendi yeteneklerimin yapabileceklerimin farkında değilim.gerçi bu uzun bir süreç. başlı başına kendi kaçışım değil !eğitimin kalitesizliğinden piyasalaştırılmasından arkadaşlarımı rakip görüp inançla değil hırsla öğrenişimden sistemin çıkarlarına uygun yetişmemize kadar uzanan dizi dizi sebepler!bizim için getirileri yüksek mesleklere yöneltildik bir şekilde ! işsiz kalmak korkunç bir kabus !bu korkuyla var olduk !hayatta kalabilmek için ezenlerden olmalıydık!güçlü olmalıydık çünkü kanun buydu dimi doğanın kanunu ! güçlü güçsüzü ezer!neyse..sözün kısası ne olmak istediğimiz değil ne olmamız gerektiğiyle ilgilendik ! hayaller idealler falan buna göre şekillendi onlara bile karıştılar...kendimize hiç söz vermedik neyi seviyorduk ne olmak istiyorduk oyuncu yönetmen mühendis doktor ressam müzisyen ?para kazanma derdi olmadan üretebileceğimiz bir alan yokmuydu sadece zengin çocuklarına has birşey miydi keman çalmak resim çizmek heykel !yani sanat !ooo ama artık halka indi sanat dimi:)
belki de benim tercihimdi kendimle yüzleşmek can sıkıcı ve de acıtıcı olabilirdi!oldum sandığım şeyler varmış gibi gördüğüm yeteneklerim belki de yoktular bunları 'görmek ' kabul etmek istememişimdir..evet kolaya kaçtım başkalarınca 'iyi' oldum hep, ama gel zaman git zaman işte yalnızlığım..
geç mi bilmiyorum ne kadarını geri alabilirim zamanın, açılan kapıların ardından uçuşan zaman tozlarından bana ayrılan ne kadardır acaba?
doğru söylüyor gelipartt kitap en iyisi !ama kalabalık da olsa bir yalnızlık kendisi:)ama işte olmadı doğru düzgün kitap okuyamadım :( hep bahane !
ah şu duman adamlar..
devam niteliğinde..
7 aydır buradayım..neresi mi ? üniversiteyi bitirmiş olmanın, şehrimi bırakıp her şeyin başlangıcı olan ( ama benim yada içimdeki hangi bense onun en gerçeği olduğuna inandığımın yok olduğu ) yere dönmüş olmanın, kitap sayfalarından çıkıp reel işsizliğin, dostsuzluğun, uzak kalmışlığın ve hep bir özlem sarmalının içinde olduğum gerçeğinin tam ortası..
Kaskatı bir zaman var!akmıyor sanki..her anını duyuyorum fakat yaşayamıyorum her şeyin hep aynı olduğu acımasız bir zaman burası ! burası benim yalnızlığım ..
Ağır ağır geçiyor her gün hani yavaş çekim anlar olur ya filmlerde işte ben o çekimleri 7 aydır yaşıyorum o anki 1 dakika ne uzundur öyle değimli oysa ben uzun zamandır bir saat gibi gelen 1 dakikayla 7 ay geçirdim ve de süreç bitmiş değil..
Çok değiştim !farkında olmaksızın bu hengamede değişivermişim yalnızlık iyi vurdu yüzüme şöyle bir etrafımda döndü kamera etrafım geçmişim..Neler yaşamışım neymişim kimmişim ? evet bir kimlik sorunu yaşıyorum bu doğru sanırdım ki kendimi biliyorum ne istiyorum ne yapıyorum her şeyin hakimi sanıyordum ama yanılmışım! o karmaşanın değil bu sadeliğin içinde değiştim ben !
Orda duyduklarım insanların sesiydi dışardakilerdi.ve ben onlara kulak verdim!şimdi kendimleyim.. neşeli bir insandım gerçi hala öyleyim ama bu potansiyeli dışarı çıkaramıyorum pek fazla : )komiktim ben iyiydim kalp kıramazdım yardım ederdim dert dinlerdim çok gülerdim ama hüzünlenirdim de kavgalarım vardı benim !hatta bi ara zeki olduğuma falan da inandım :)ayrıca çok da masumdum utangaç zarif kimse için kötü düşünemezdim saftım : )tercihimdi :)temizdim salaktım da ..:) ve de güzel..
Döndüm ve baktım ki , geldim ve gördüm ki öyle miyim değil miyim bilemedim !eğer öyleyse niye şimdi öyle değilim ? ne oldu ?eğer gerçekten öyle olsaydım bu kadar değişebilir miydim ? hiç bir şey bilemiyorum kafam karışık..benim içimde o kadar çok ben var ki bazen bir konuşuyolar kendileri öyle hareketlerle dışa vuruyorlar ki ne olduğumu şaşırıyorum! akıllı aptal güzel masum fettan çirkef naif utangaç arsız! sevgi’li miyim yoksa çok mu nefret doluyum !
Öyle değil mi küçüklükten beri hep birilerini örnek alırdık anne baba yan komşunun çocuğu oyundaki güçlü erkek güzel kız kitap kahramanı masal kahramanı..hep iyi şeylere özenirdik..kimse ben kötü olcam demezdi herhalde : )bir gün prenses olurduk bir gün de savaşçı güçlü biri..başka ruhları kuşanırdık içimize.oysaki nasıl bulabilirdik ki kendimizi ?ya da niye çoğul konuşuyorsam ! bu benim öz eleştirim bu benim hesaplaşmam!evet hep iyi olmak istedim güler yüzlü sevgi dolu zaten haleti ruhiyem de öyleydi bakmayın sadece istedim değil yapım da buydu! yani sanırım : )kalp kırmamayı seçtim elimden geldiğince üzmemeyi hiç kin beslemedim küsmedim..yapamam sandım hayatta olmaz dediğim şeyler oldu bana çok tuhaf gelen şeyleri yaptım yada görünmez el beni buna zorladı bilmiyorum : ) işe en yakınlarımdan başladım ..kırdım kırıldım ağır konuştum ağır işittim küstüm !o zaman tüm benliğimi yitirmiş mi oldum yoksa bastırdığım gerçek ben mi çıktı ortaya? Bilmiyorum..aynadaki kız çok tanıdık ama aynı değil ! hani derler ya içinin güzelliği yüzüne yansımış diye işte ben o yansımayı kaybettim!
kim bilir belki günün birinde katil bile olabilirim! hatta katle içimdeki gregorlardan başlayabilirim ne dersiniz? sizce hangisinden başlamalı : )
merhaba :)
Nihayet demeliyim sanırım :) sonunda yazıyorum! Eh adım, sanım, telefonum, kimliğim açıklanmakla tehdit edildim! başka da şansım yoktu:) sevgili gelipartt iyi bir denemeydi :) ne yani Kim olduğum sadece bir isim ve soy isim ile mi açıklanacaktı? Kupkuru iki kelime yan yana ve “ben” öyle mi ?
Öyleyse, Ben gregor samsa! İsmim bu haliyle gayet açıklayıcı olsa gerek! Memnun oldum :)
Anlaşıldığı üzere korkağın tekiyim. Sanki ismim bilinse saklamış olduğum güzel, çirkin, kötü, saçma düşüncelerle beni tanıyan kişiler için bir hayal kırıklığı olacağım yada tanımayanlarınız hakkımda neler düşünecek diye kafayı takıp üzüleceğim! Ve bunlar da benim için acayip önemli olacak ! Salak diyeceksiniz, eleştireceksiniz, peki ya beğenir misiniz :) Öyle kendine güvensiz, çelimsiz zannetmeyin beni! İlk heyecan diyelim ;) Sahi ya cismimi bileniniz bu yazılarla bağdaştırıp "ben" olduğumu bilecekler mi? Nasıl düşünmüşlerdi ki beni? Hey sana soruyorum nasıl bilirdin :) Yada en olmadı öylesine bir blog yazarı olarak yer ederim aklınızda :) Ve işte bir yerlerden sızdım hayatınıza!
Hoş buldum : )
Kim ne derse desin, kendi içimde bir yolculuğa başlıyorum böylelikle ..
Bu sıralar çok sorar oldum kendime kimim diye. Sanırım fazla yalnızlıktan! Olur böyle şeyler aldırmayın geçici bir durum ama kalıcı da olabilir, her neyse... İlk yazım olduğu için saçmalama hakkımı doyasıya kullanmak istiyorum, mazur görünüz.. Çünkü içimde bir de saçma insan var napalım.. Öyle teorik alıntılar, saptamalar, akademik cümleler, tarihin derinlerinden alıntılarla temellendirmeler, örneklemeler falan hiç bir şey olmayacak! İçimdeki neyse o.. Aklımdakini yazmayacağım!
Yalnızım, sürekli kendimle konuşuyorum ve bu pis bir alışkanlık oldu bende! Karşımda biri varken dahi kendi halimde takılıyorum :) Etrafta konuşulanlar hepsi beynimin içinde yankılanıyor; tv deki kılıçdaroğlu yargı konuşması, gelenler, gidenler, telefondaki kadın, bilgisayarımdan gelen müzik, gözüm camın ardındaki sıradanlıkta takılı, ha bir de içimdeki bir sürü gregor :) herkes bir yerinden tutmuş konuşuyor, bende konuşuyorum ve hepsine aynı anda nasıl oluyor bilmiyorum ama o saliselik dilimde cevaplar türetiyorum! Fakat gel gör ki beynimde şekillenen bu düşünceler, cevaplar dudağa gelip dil yordamıyla dışarı çıkarken bir erozyona uğruyor. Anlaşılmaz şeyler çıkıyor, saçmalığın farkındayım ama hala koşuyorum. Sanırım iletişim yeteneğimi kaybettim :) Acil çözüm istiyorum!